top of page

Sherlock (2010)

  • Berkem Koşma
  • 25 Şub 2017
  • 3 dakikada okunur

Sizce en iyi yabancı dizi hangisi? Game of Thrones? Breaking Bad? Fringe? E tabi bu soru kişiden kişiye göre değişir. Fakat benim için bunların hiçbiri değil. Ben şahsen “twist” yani “ters köşe” içeren yapımları fazlasıyla severim. E buna bir de tanıdık karakterler ve güzel hikayeler eklenirse tadından yenmez. Peki var mı böyle bir yapım? Var tabiki. 1854’ten beridir varlığını sürdüren, hala okunan veya okutulan, izlenen ve izletilen Sherlock Holmes... Üstelik kitaplardan ve filmlerden farklı olarak günümüzde var olan bir Sherlock Holmes... “Sherlock” dizisinden bahsediyorum tabiki de.


Uzun uzun Sherlock Holmes kimdir, nasıl biridir anlatmayacağım. Bilen biliyor zaten. Bilmeyen de... Aslında bilmeyen yoktur diye düşünüyorum. Sadece bu diziden bahsedeceğim bu yazıda. 2010 senesinde Mark Gatiss tarafından yaratılan bu yapımda Sherlock Holmes ve diğer yan karakterleri günümüzde görüyoruz. E tabi zaman Victoria Devri’nden farklı. Dolayısıyla yaşamlar da farklı. Fakat Sherlock yine bildiğimiz gibi. Tümdengelim yöntemini başarıyla kullanan karakterimiz, iyi dostu Dr. Watson ile çözülmesi imkansız olarak görülen davaları çözüyor.


Dizide Sherlock Holmes karakterini Benedict Cumberbatch(hiçbir yere bakmadan yazdım) canlandırıyor ki daha iyi bir cast bulunamazdı diye düşünüyorum. Adam Sherlock olmak için doğmuş gibi bir şey. Zaten Sherlock Holmes’u yaratan kişi olan Sir Conan Arthur Doyle’un da uzaktan akrabası kendisi. Kanında var yani. Watson rolünde ise Martin Freeman’ı görüyoruz ki bu da en doğru seçim gibi görünüyor. Bana sorsalar RDJli Jude Lawlı Holywood Sherlock Holmes’u mu yoksa BBC’nin Sherlock Holmes’u diye, düşünmeden BBC’nin yapımını seçerim. Çünkü benim kitaplardan okuduğum karakterlere birebir uyuyor bu yapımdaki karakterler. Dizinin senarist koltuğunda ise Mark Gatiss ve Steven Moffat var. Gatiss’i dizide Mycroft Holmes olarak görüyoruz zaten. Moffat’ı da bir başka BBC yapımı olan “Doctor Who”nun senatisti olarak biliyoruz.

Dizinin belki de en çok eleştirilen yönü sezonlarının çok kısa fakat sezon aralarının çok uzun olması. Topu topu üç bölüm görüyoruz her sezonda fakat sezon araları yaklaşık iki sene falan oluyor. Sezonlarının kısa olmasının sebebi dizinin ilk başta mini seri olarak planlanması. Oluşan ilgiden dolayı uzatmışlar diziyi. Sezon aralarının fazla olmasının sebebi de bana göre başrol oyuncularının çok yoğun olması. Öyle ki Cumberbatch dizinin ilk sezonundan sonra bir yığın filmde rol aldı. Aynı şekilde Martin Freeman da Hobbit üçlemesinin yıldızı oldu.


Gelelim benim bu dizinin neden en iyisi olduğunu düşünmeme. Dizi ilk olarak Sherlock Holmes karakterini içeriyor. Batman’den sonra en sevdiğim kurgusal karakter olan Sherlock Holmes’u günümüzde görmek daha da çok heyecanlandırıyor beni. Hele bir de karakterin hakkını veren bir oyuncu varsa başrolde tadından yenmiyor. Bir diğer sebep de tümdengelim yöntemi. Bildiğiniz üzere Sherlock Holmes’un gözlem yeteneği enfes. Bu yeteneğini kullanarak da tümdengelim yöntemi ile davaları kolaylıkla çözebiliyor. Dizi Holmes’un kullandığı bu yöntemi öyle güzel ve anlaşılır anlatıyor ki hayran kalmamak elde değil. Üçüncü sebebim ise diziye çok fazla ters köşe olması. Yani dizi en başta sizi başka şeylere inandırıp sonunda başka bir sonuca ulaştırıyor. Ağzınız açık halde kalıyorsunuz bölüm sonlarında. Bu da aldığınız zevke zevk katıyor. Ayrıca dizide sırıtan bir karakter dahi yok. Oynayan tüm oyuncular karakterlerin hakkını vererek oynuyor. Mycroft Holmes,Irene Adler, Müfettiş Lestrade,Bayan Hudson ve elbetteki Jim Moriarty başarıyla yansıtılıyor oyuncular tarafından. E tabi değiştirilen bazı karakterler de yok değil. Mycroft Holmes kitapların aksine zayıf olarak karşımıza çıkıyor. Molly Hooper ise kitaplarda olmayan bir karakter. Fakat onlar da çok güzel şekilde yedirilmiş dizinin içine. Dizinin bölümleri orjinal Sherlock Holmes hikayelerinden esinlenilerek yazılmış durumda. E tabi bazı farklılıklar ve kurgular var. Bunun en büyük sebebi zaman koşulları. Senaristler tarafından kurgulanan bölümler orjinalleri kadar etkileyici. E bir de günümüz zaman koşulları da eklenince kurgulanan hikayeler de ayrı bir hoş oluyor.


Dizi geçtiğimiz yıl dördüncü sezonunu tamamladı. Çoğu kişiye göre (ki buna ben de dahilim) yayınlanan bu sezon dizinin son sezonu. Bunun sebebi de sezondaki ve sezonun final bölümündeki tüyolar. Fakat senaristlere göre bu kesinleşmiş bir şey değil. Her ne kadar Cumberbatch artık dizinin bittiğini ima etse de ben o kadar emin olunmaması gerektiğini düşünüyorum. Kim bilir belki iki sene sonra bir anda beşinci sezonu görürüz. Sanırım bu konunun ucu açık olması bana umut veriyor ama dediğim gibi bana göre de dizi final yapmış durumda.


Sherlock Holmes’u bilen, tanıyan herkesin bu diziyi mutlaka izlemesini öneriyor ve sizleri dizinin introsu ile baş başa bırakıyorum. İyi seyirler.



Comments


© 2023 by The Artifact. Proudly created with Wix.com

bottom of page