top of page

Çocuklar Duymasın (2002)

  • Berkem Koşma
  • 1 Mar 2017
  • 2 dakikada okunur


Bu zamana kadar bu sitede yazdığım dizi yazıları bir öneri şeklindeydi ve çoğu yabancı dizilerdi. Pek bilinmeyen ya da az bilinen yabancı dizileri tanıtmaya çalıştım. Fakat bu sefer Türkiye’nin çok yakından bildiği ve takip ettiği bir Türk dizisinden bahsedeceğim. Üstelik çok tanıdığınız bu diziyi tanıtmak değil amacım. Diziyle ilgili düşüncelerimi belirtmek için yazıyorum bu yazıyı. Yazının konusu Çocuklar Duymasın dizisi. 2002 yılında ekranlara yansıyan bu aile dizisini herkes gibi ben de takip ediyordum küçükken. Ama tabi düzenli bir şekilde değil. O zamanlar çocuktum tabi. Ama yayınlandığı gün ben de herkes gibi televizyonun karşısına geçer izlerdim.


İki gün önce sırf vakit geçirmek için bir rastlantı sonucu ilk bölümünü izlemeye başladım dizinin yeniden. Ama bir bakmışım yirmi dördüncü bölüme gelmişim bu kadar kısa sürede. Üstelik dizinin bir bölümü yaklaşık bir saat fakat hissettirmiyor. Sıkmadan izlettiriyor kendini. Yeniden başlayıp bu kadar izlemişken birkaç bir şey yazmak istedim açıkçası. Hem biraz nostalji olur okuyanlara hem de ben kendi düşüncelerimi aktarmış olurum.


Bildiğiniz gibi dizi ilk 2002’de ekranlara geldi ve değişik formatlarda ve oyuncularla 2014 yılına kadar devam etti ekranlarda olmaya. Fakat eminim ki çoğu kişi bu fikirdedir, 2002 ve 2005 seneleri arasında yayınlanan versiyonu en beğenilendir. Sonrasında diziden ayrılan oyuncular olsun veya değişen formatlar olsun dizinin popülerliğini azalttı çıktığı ilk zamanlara göre. E tabi yeniden yapılan çoğu şey ilk günkü tadı vermiyor.


Dizi bildiğiniz gibi komedi türünde bir aile dizisi. Bu da dizinin güldürürken normal bir Türk ailesinin yaşamını getiriyor ekranlara. Belki bu sebeple sevildi bu kadar dizi. Türk ailesini yansıttığı için hem de eğlenceli komik bir dille. Diziyi yeniden izlerken gözüme ilk çarpan şeyler dizinin verdiği sosyal mesajlar. O dönemde gündemde neler oluyorsa dizi bir şekilde yansıtmış onu bizlere. Ya yapılan espriler ya da yaşanan olaylar olsun bizi bize göstermiş adeta. Aile içindeki çatışmaları, Türkiye gündeminde olanları, iş yerindeki olayları bir bir izlettirmiş zamanında. Bunu da komedi ile birleştirince insan hem kendisine aynadan bakıyor hem de gülüp eğleniyor. En çok şaşırdığım bir konu ise o zamanlar gündemde olan sorunların bazıları şu anda bile devam ediyor. Yani sorunların bazılarına hala çözüm bulamamışız Türkiye olarak.


Pek tabii dizide gözüme çarpan pek çok hata ve mantıksızlık da mevcut. Sosyal mesaj amacıyla bazı olayların saçma şekilde bağlanması veya bazı karakterlerin üzerinden işlenen konuların çok basitçe anlatılması direkt göze çarpıyor izlerken. İlk izlediğimde fark edememişim bunları. E çocuktum tabii. Bazı durumlarda ise biraz abartı diyebiliyorsunuz olan olaylara ama dizi sonuçta komedi dizisi. Abartı olacak tabi. Normal hayatı olduğu gibi anlatsa çok da komik olmazdı diye düşünüyorum.


Şu an yirmi dördüncü bölümdeyim ve daha ne kadar devam ederim belirsiz. Ama iyi zaman geçirtiyor izlerken. Bazen de kahkaha atıyorum yalan yok. On beş sene öncesinde izlediğim bu dizi hakkında anlatacaklarım bu kadar. Vaktiniz varsa tekrar izleyin derim diziyi.


Commentaires


© 2023 by The Artifact. Proudly created with Wix.com

bottom of page