top of page

Kadınlar Günü

  • Özgür Anıl YILDIZ
  • 8 Mar 2017
  • 2 dakikada okunur

Dünya Emekçi Kadınlar Günü mü yoksa Kadınlar Günü mü diyerek politik bir tartışma içerisine girmeyeceğim ya da Toprak Ana gibi çeşitli mitler üzerinden kadın üretken olandır diyerek; onları koruyalım, sevelim, kıymetini bilelim, onlar bizim göz bebeğimiz gibi bir sonuca varmayacağım. Genç bir erkeğin gözünden 8 Mart Günü’ne dair kısa ve kavramsal olmayan bir yazı okuyacaksınız burada. Uyandığımdan beri dikkat ettim de sosyal medya üzerinden “Kadınlar Günü” temalı yoğun bir paylaşım furyası var. Videolar, şarkılar, türküler, kitap alıntıları, hadisler, ayetler. Bazılarının elinde çiçekler, biletler ve çeşitli hediyeler. Gülerek poz vermiş, canım sevgilim unutmadı diyor. Aynı zamanda sitemkar olanlarda var bugün. Şunu yapanlar bugün duyar kasmasın, onu yapanlar bugünü kutlamasın gibi yazılarda okudum. Biz seks objesi, biz bir meta değiliz diye haykıranlarda var. Yine herkesin kafası karışık anlayacağınız. Bugün 8 Mart ve galiba bizim sorunumuz kutlamak ya da kutlamamak değil. Az ya da çok herkes 8 Mart’a dair bir yorumda bulunuyor ama düşünceler değişmiyor. Belki bu akşam evliler, sevgililer, flört edenler birlikte bir akşam yemeği yer de restoranlar ve çiçekçiler biraz daha fazla kazanır. Belki de yeni yeni sosyal medya fenomenleri ortaya çıkar. Düşünceler değişmedikçe, zihnimizi temizlemedikçe başka bir kazanım olacağını zannetmiyorum ne yazık ki. Yine küresel sermaye kazanacak, küresel demişken sanada selam olsun Zülfikar. Yarın sabah kahvaltıyı yine kadınlarımız hazırlayacak, akşam ne yemek var diye yine kadınlarımız aranacak, evde ki temizlik ve bulaşık işleri yine onlara kalacak. Çocuğun altını çoğunlukla yine kadınlarımız alacak. Bugün eşiyle akşam yemeği yerken paylaşım yapan abimiz yarın kızına “düzgün otur” diyecek. Sen kızsın, sen kadınsın, öyle yapma- böyle yap, şimdi o makyajda ne öyle, bu etek çok kısa değil mi diyecek. Türk erkeğiyiz dimi sonuçta, burasıda Türkiye. Arkadaşıyla gezen bir kızı görünce “yollu” bu deriz. Bak bak ne giymiş deriz. Ama bugün hepimiz “kadınlar gününüz kutlu olsun” da deriz, kıymetimizi bilin. Hem maçoyuz hem de duyarlı. Daha ne istiyorsunuz değil mi ama? Yolda yürürken taciz edebilir, zorluk çıkarırsanız öldürebiliriz. Yapmadığımız şey değil bunlar ama bugün “kadınlar gününüz kutlu olsun” yarına bakarız. Son birkaç yıldır siyasilerin kadına dair yorumlarını gözden geçirdim de bugün ne diyecekler merak ediyorum. Muhtemelen “cennet annelerin ayakları altındadır” sözüyle yine kadının doğurganlığını ön plana çıkartırlar. Üç çocuk önemli tabi, ha bir de sizlerden üç çocuk istiyoruz. Bu arada hamile hamile dışarı çıkmayın oturun yahu evinizde kadınsınız siz, kadın! Onların diyemediklerini ben söylesem mi diyorum ama o şekilde de beni muhalif görüp içeri alırlar mı? Bilemiyorum, almaları için bir sebep yok ama belki de vardır. Neyse, fazla mutsuzluk ve umutsuzluk vermeden, kadınların çeşitli kalıplarla değilde, fikirleriyle, özgürlükleriyle hayatın içerisinde var olduğu günlerde bugünü kutlarız umarım. Kadınlar Gününüz "Mutlu" Olsun.


Comments


© 2023 by The Artifact. Proudly created with Wix.com

bottom of page