top of page

Baba Ben Otostoptayım-Antep/Urfa

  • Özgür Anıl YILDIZ
  • 26 Mar 2017
  • 2 dakikada okunur

Bir önceki otostop yazımda plansız yapılan eylemlerin keyif verdiğini söylemiştim, gerçi ben ne zaman plan yapsam farklı bir yol karşıma çıkıyor. Antep hikâyesi de böyle gerçekleşti. İleri bir tarihe almış olduğum İtalya biletini bir anlık kararla Antep’e çevirerek kendimi Antep semalarında buldum. Antep’in bir tarafı bakir, diğer tarafı küçük İstanbul, tabi getto yerleşimleri de mevcut bu konuda da çeşitli uyarılar aldık. Antep’te çoğu yeme-içme üzerine olsa da yapabileceğiniz birçok şey var fakat şehir için bir gün yeterli oluyor. Kale, Bakırcılar Çarşısı, Oyuncak Müzesi, Para Müzesi gibi birçok yer gezebilirsiniz. Para Müzesi dediysem çok profesyonel bir şey beklemeyin, kendi çabalarıyla topladığı paralarla kendince bir müze kurmuş bir şahsa ait bir yer, giriş ise 1TL. Genel olarak şehirde müzelere fazla para vermiyorsunuz, 50 kuruş ya da 1TL giriş için yeterli oluyor. Zeugma’ya giriş ise 15TL. Bu arada Zeugma’yı görmeden dönmeyin. Nohut dürüm, lahmacun, katmer, baklava, menengiç kahvesi gibi şehirle bütünleşmiş lezzetler bizim denediklerimiz simit bulursanız onu da tadın bizim simitlerden biraz farklı. Baklava için pahalı olsa da Koçak’ı tavsiye ederim, katmer hemen hemen her yerde aynı lezzete sahip. Konaklama kısmı herkes için bir sorun çünkü genelde ayırdığımız paranın çoğunu pansiyonlar ya da oteller gasp ediyor. Biz bu sorunu couch bularak hallettik ve inanılmaz eğlenceli bir akşam oldu. Bizim dışımızda otostop yolunda olan dört gezgini bu sayede Antep'te tanıma fırsatı bulduk, rakı masasının ardından beyran çorbasını tattık. E tabi, alkol şişede durduğu gibi durmuyor gecenin sonunda kendimizi otobanda dans ederken bulabiliyorsunuz. Açıkçası yola çıkmadan içimizde bir korku vardı fakat tahminlerimizin aksine Antep halkı tarafından büyük bir ilgi gördük. Turist sananlar, izci sananlar ve yanımıza gelen çocuklar derken gayet keyifli vakit geçirdik. Hiç aklımızda yokken ikinci gün Eşe ve Harun'a dahil olarak otostopla Urfa’ya gitmeye karar verdik. Yöre halkı otostopa pek alışkın olmasa da bir sorun yaşamadık. Belediye otobüsü, Urfa minibüsleri ücret talep etmeden bizi kabul ettiler ve Urfa’da yine couch bularak burada da konaklama sorununu hallettik. Urfa’da güne ciğerle başlamak bir kültür, bizde bu kültüre sadık kalarak güne ciğerle başladık. Ardından şehri gezmeye başladık. Kale, Balıklıgöl, müzeler derken şehri tam anlamıyla tamamladık. Urfa’nın kendine özgü bir baklava çeşidi var ve adına kadlava deniyor. Kadayıf, kaymak ve baklavanın bir araya gelmiş biçimi. Ayrıca 1TL’ye dürüm olur mu demeyin Urfa’da mevcut. Tavuk kıymasından yapılıyor ve bu lezzeti tatmak için biraz sıra beklemeniz olası. Urfa’ya gitmişken baharat almadan da dönmeyin derim ben. Ardından dönüş vakti dedik ve Antep’e dönüşü yine otostopla gerçekleştirdik. Var olasın hızlı şoför İsmail abi, var olsun yolda olanlar ve yola çıkanlar. Teşekkür Listesi: Antep Couch’umuz Utku Abi’ye, Urfa Couch’umuz Mustafa’ya, Antep’te kalacağımız yerde tanıştığımız ve bize yol arkadaşı olan güzel insanlar Eşe ve Harun’a, Antep’te bizlere yardımcı olan, şehri gezdiren Merve ve Hatice’ye, Urfa’nın güzel insanı Sedat’a Yine evde tanıştığımız ve şuan yollarda olan Barbaros ve Sena’ya Ve Kıbrıs biletini Antep’e çeviren asıl yol arkadaşım Oğulcan’a Teşekkürler. #YolaÇIK


Commenti


© 2023 by The Artifact. Proudly created with Wix.com

bottom of page